Türkiye genelinde 7 coğrafi bölgeyi kapsayacak şekilde Ankara, İstanbul, Manisa, Gaziantep, Malatya, Samsun ve Adana, illerinde yapılması planlanan “Asansör mevzuatı uygulamalarına ilişkin kamu otoritelerinin farkındalığının artırılması” seminerlerinin sonuncusu Adana’da yapıldı.

 3 Aralık 2014 tarihinde Adana Hiltonsa Oteli’nde gerçekleştirilen, organizasyonunu Tüm Asansör Sanayici ve İşadamları Derneği’nin (TASİAD) üstlendiği seminere çok sayıda kamu, özel sektör temsilcisi katıldı. Seminere; Adana Vali Yardımcısı Azmi Yeşil, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’ndan; Sanayi Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Zühtü Bakır ve Asansör ve Teleferik Şubesi Uzmanı İ.Menderes Büyüklü, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığından Seda Şentürk Ünal, Adana Bilim, Sanayi ve Teknoloji İl Müdürü Remzi Özdoğan, Asansör Sanayicileri Federasyonu (ASFED) Başkanı Yusuf Atik ve Yönetim Kurulu Üyeleri, Tüm Asansör Sanayici ve İşadamları Derneği (TASİAD) Başkanı Levent Akdemir ve Yönetim Kurulu Üyeleri, AYSAD Başkanı Sefa Targıt’ın yanı sıra Belediye, Oda ve TSE yetkilileri ile çok sayıda sektör temsilcisi katıldılar.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından başlayan seminerin açılış konuşmalarından ilkini Adana Bilim, Sanayi ve Teknoloji İl Müdürü Remzi Özdoğan yaptı. Özdoğan, sektörün Adana’da buluşmasından dolayı duyduğu memnuiyeti dile getirirken, seminerin tüm tarafl ara fayda sağlamasını diledi.

 Açılış konuşmasında katılımcılara seslenen ASFED Başkanı Yusuf Atik ise, 11 il derneğinin birleşmesiyle kurulan ASFED’in sektöre hizmet etmek için var olduğunu dile getirirken, amaçlarının sektörü kalkındırmak, markalar çıkarmak ve sektörü birleştirmek olduğunu söyledi. Asansör sektörünün dünyada gelişmekte olan bir sektör olduğunu kaydeden Atik; “Türkiye’de de asansör sektörü her geçen gün gelişiyor. Yaklaşık 50 yıldır sektör sürekli gelişerek her geçen gün büyüyor. Şu anda bütün kompanentler Türkiye’de üretilebilirken ihraç da ediliyor. 50 yıl öncesine kadar her kompanenti ithal ederken bugün ithalat ile ihracat rakamlarımız kafa kafaya gelmiş bulunmaktadır. İthalat rakamlarının artmaması için sektörümüze sahip çıkmamız, marka çıkarmamız ve birleşmemiz gerekiyor. Yalnız marka çıkarmamız ve gelişmemiz için sektörümüzün bazı sorunları aşması gerekiyor. Öncelikle yurtdışından gelen paket asansörlere bir önlem alınmalı. Ayrıca merdiven altı fi rmaların faaliyetlerine de haksız rekabeti doğurmalarından dolayı dur dememiz gerekiyor. Haksız rekabet bizi fi yat odaklı rekabete sürüklüyor. Rekabetimiz fi yatta değil kalite odaklı olmalı” dedi.

Yusuf Atik’in ardından açılış konuşmasını yapan Sefa Targıt, Akdeniz Bölgesi’nin asansörler açısından önemli bir bölge olduğuna vurgu yaparak, şunları söyledi; “Akdeniz Bölgesi’nin asansör sektöründe önemli olmasının birkaç nedeni var. Bunlardan ilki, Adana ve Mersin’in Türkiye’de yüksek katlı binaların önderliğini yapmış şehirlerimiz arasında yer almasıdır. Daha sonra bir diğer nedeni de turizm cenneti olmasıdır.

Asansörlerin temel emniyet kriterlerine göre yapılması çok önemlidir. sonrası içinde bunun sürdürülebilir olması yani bakım ve muayenelerinin yapılması bir o kadar önemlidir. yeni yapılan bir asansör zaman içerisinde ne kadar deforme oluyor bizler bunu gayet iyi biliyoruz. 2012 yılında başlayan Muayene süreci bugünde sürdürülüyor. Genel tabloya baktığımızda A tipi muayene kuruluşları ile sözleşme imzalayan belediye sayımız az görünse de nüfus yoğunluğuna baktığımızda, genelde nüfus yoğunluğunun arttığı belediyelerimizin sözleşme yaptıklarını görüyoruz. Bu kontroller asansör sektöründe bugüne kadar yapılan en başarılı girişim olmuştur. Bu sürecin daha iyi olması için her türlü çalışma yürütülüyor.”

TASİAD Başkanı Levent Akdemir ise yaptığı açılış konuşmasında farkındalık seminerlerinin Türk asansör sektörü açısından ne denli önemli olduğunu dile getirirken, bu tip etkinliklerin devletin gücünü STK’lar ile paylaşmasının en önemli göstergesi olduğunu söyledi.

Akdemir konuşmasında şu ifadelere yer verdi; “Kamu otoritelerinin farkındalığı hepimiz için çok önemli. Ancak, böyle bir denetim sürecinde, kamu otoritelerinin farkındalığı tek başına yeterli değil. Kamu oyunun da farkındalığının arttırılması ile ilgili bazı çalışmalar yapılması gerekiyor. Çünkü kamuoyunun farkındalığının artması, gözleri asansörlere çevirerek, birtakım önlemler alınmasında kamuoyunda hareketlilik sağlayacaktır. Bunun da asansörlerin; kalitesini, bakımını ve denetimini iyi yönde etkileyeceğini düşünüyorum.

 Bakanlığımız bünyesinde bir şubemiz var. Bu şubemizde de sektörümüzü iyi tanıyan ve yorumlayan bürokratlarımız var. Türkiye genelinde 430 bin civarında asansör olduğundan söz ediliyor. Asansörlerimizin muayene süreci başladı. Ne yazık ki tamamı muayene edilemedi. 2013 yılında 152 bin asansörümüz muayeneden geçti. İlerleyen yıllarda tüm asansörlerimizin muayeneden geçmesini hepimiz arzu ediyoruz ve bekliyoruz.

Sektör büyürken içindeki sorunlarda büyüyor. En büyük sorunumuz haksız rekabetin olması. Sektörümüzde çok büyük ve ciddi fi rmalar var. Bunların en büyük uğraşları; yurtdışından sıfır vergi ile getirtilen paket asansörleri ve merdiven altı fi rmalarının çokluğu. Türkiye’de asansör sektöründe 3 bin civarında fi rma faaliyet gösteriyor. Bu çok düşündürücü bir rakam. Japonya’da bu sayı 80, Almanya’da ise 120 civarında. Bizde neden bu sayı bu kadar fazla? Neden bu kadar çok bölünüp, rekabeti fi yat odaklı yapıyoruz? Bunun önüne biran önce geçilmesi lazım. Sonuçta zararı; Türk asansör sektörü ve yine biz sektör temsilcileri görüyoruz.”

 Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Sanayi Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Zühtü Bakır ise yaptığı açılış konuşmasında asansörlerin Türkiye’de günde 50 milyon kez kullanıldığına işaret ederek, TUİK verileri ışığında Türkiye’de 430 bin civarı asansör bulunduğunu belirlediklerini söyledi. yakın gelecekte net rakamları paylaşabileceklerini ifade eden Bakır; “Asansör sektörü endüstrimizin binde 5’ine tekabül ediyor. Buna karşın çok önemli bir araç olduğu için Bakanlığımızda bir şubesi var. Sektörün 250 milyon dolar kadar ithalatı 170 milyon dolar kadar da ihracatı var. Sektörümüzde 80 milyon dolara yakın açık veriyoruz. Bu sektörde dış ticaret açığı vermemizi ben kabullenemiyorum ve bunun üzerine ilerde bir çalışma başlatacağız. Türkiye’de asansör sektörünün 500 milyon TL civarında bir pazarı var. Bölgede en büyük pazar yine ülkemizde yer almaktadır.

 Asansör sektöründe AB hangi standart uygulanıyorsa aynı anda Türkiye’de de uygulamaya giriyor. İnsanımızın hak ettiği standardı uygulamaya çalışıyoruz. Asansörlerimiz piyasaya arz dildikten sonra çeşitli yönetmelikler ile bakımı ve denetimi sağlanmış bulunmakta. İlgili yönetmeliklerde de bahsedildiği gibi asansörlerimiz her ay yetkin kuruluşlarca bakıma tabi bulunmakta. Bununla beraber her asansör bağımsız bir otorite tarafından yıllık periyodik muayeneye tabi durumda. Şu anda 17 A tipi muayene kuruluşumuz yıllık periyodik muayeneleri üstlenmiş durumda.

 ELA kayıtlarına geçen 2013 yılı asansör kazaları istatistiklerine göre, toplamda 17 kazanın 12 tanesi Türkiye’de meydana gelmiş. 12 iş kazasının da yine 9 tanesi Türkiye’de yaşanmış. Bu veriler ışığında bir risk taşıdığımız ortada. Bu riskleri hep beraber değerlendirip ortadan kaldırmanın bir yolunu bulmalıyız” dedi.

Kısa süre içinde periyodik muayenelerde yer alan etiket kontrollerini de revize edeceklerini aktaran Bakır, ilerleyen dönemlerde asansörlere kimlik numarası getireceklerini söyledi.

Türkiye’de bulunan 430 bin asansörün yarısının 2004 yılından önce tamamlandığını dolayısıyla CE işareti almadıklarını kaydeden Bakır; “ CE işareti olmayan asansörlerimize güvensiz asansör diyemeyiz. Ancak çeşitli revizelerin olması gerekiyor. SNEL dediğimiz mevcut asansörlerin güvenlik seviyelerinin arttırılması uygulamasını kısa süre içerisinde hayata geçireceğiz. 200 bin kadar asansörümüz ilk periyodik muayenede tespit edilerek, iyileştirilmesi gerçekleştirilecek. 6 yıl içerisinde bu iyileştirilmelerin tamamlanmasını bekliyoruz. Bu aynı zamanda sektörümüze de 6 yıl içerisinde 1 milyar dolarlık bir iş hacmi sağlayacak. Bu vesileyle de fi rmalarımız büyüyecek” şeklinde konuştu.

Adana Vali Yardımcısı Azmi Yeşil de açılış konuşmasında, en güzel kanun ve mevzuatları çıkardıklarını hatırlatarak ancak uygulamaya gelince sınıfta kaldıklarını söyledi. Asansörlerin ancak yaşanan acı kazaların ardından gündeme geldiğini dile getiren Yeşil, bunun böyle olmaması gerektiğini, çıkarılan mevzuatlara uyarak bunları takip etmeleri gerektiğini ifade etti.

Açılış konuşmalarının ardından “Asansör Yönetmeliği Uygulamaları ve Asansör Bakım ve İşletme Yönetmeliği Uygulamaları” konulu sunumuyla Sanayi Genel Müdürlüğünden İlyas Menderes Büyüklü katılımcılara bilgi verdi. Büyüklü, asansör yönetmeliği ve mevzuat uygulamaları hakkında detaylı bir anlatım sağlamasının ardından, periyodik muayene sürecinde Akdeniz Bölgesi’ni değerlendirdi. Toplamda Akdeniz Bölgesi’nde bulunan 127 belediyeden 53 tanesinin protokol imzaladığını aktaran Büyüklü, bu rakamında toplam belediye sayısının yüzde 41’ine tekabül ettiğini belirtti.

“Erişebilirlik” konulu sunumuyla Büyüklü’nün ardından katılımcılara bilgi veren Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığından Uzman Yardımcısı Seda Şentürk Ünal, asansör sektörünün bu konudaki öneminin altını çizdi. Asansörlerin “Erişilebilir” alanlar yaratma ve insan hayatını kolaylaştırmadaki işlevine dikkat çeken Ünal, ilgili kanun ve yönetmeliklerden bahsederek yapılması gerekenler hakkında katılımcıları bilgilendirdi.

TASİAD Yönetim Kurulu Üyesi Betül Yılmaz “Sektör Gözü ile Sorunlar ve Çözüm Önerileri” konulu sunumunda, tüm tarafl arın ortak bir paydada buluştuğunu hatırlatarak; “Genel amacımız asansörlerin hayatımızı tehdit eden değil, rahat ve konforumuzu sağlayan taşıma sistemleri haline getirmektir” dedi. Sektörün bir mensubu ve bir STK Üyesi olarak sektörden elde ettikleri ve tespit ettikleri sorunları aktaran Yılmaz, çözüm önerileri ile de dikkat çekti.

 Sanayi Genel Müdürlüğü Sektörler Daire Başkanı Zühtü BAKIR başkanlığında tüm katılımcıların dahil olduğu panelle seminer sona erdi. Bu bölümde bölgenin çeşitli illerinden gelen resmi kurum temsilcileri ve sektörün diğer paydaşlarının sordukları sorulara ilgililerce cevaplar verildi ve güncel konular görüşüldü.