Meslek liselerinde eğitim gören öğrencilerin çırak eğitim sistemini tercih etmesi, sektörde endişeleri de beraberinde getirdi. Türkiye Asansör Sanayicileri Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Atik, sektörün teknoloji ve mühendislik temelli bir sektör olduğuna dikkat çekti, sektöre ihtiyaç duyduğu teknik personelin ancak ve ancak meslek liselerinde yetiştirilebileceğine vurgu yaptı.

TASFED Başkanı Yusuf Atik, Milli Eğitim Bakanlığı Meslekî ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğü ile TASFED arasında imzalanan protokol kapsamında 2018 yılında hayata geçirilen Merih Asansör Akademisi’ni ziyaret etti. 

Mesleki eğitim merkezlerinde son dönemde giderek yaygınlaşan çıraklık, kalfalık ve ustalık eğitimlerine dikkat çeken Atik, asansör sektörünün teknolojiden bağımsız düşünülemeyeceğinin altını çizdi. Gelecekte, usta-çırak istihdamına ihtiyaç duyulmayacağını, bu sebeple öğrencilerin asansör sistemleri dalında meslek liselerinde verilen eğitim modelinde yer alması gerektiğine işaret etti. 

Atik şunları söyledi: 

“USTA BECERİSİ İLE TEKNOLOJİ ÜRETİLMİYOR”

“Teknoloji ilerledi, şartlar çok değişti. Artık ne eski ustalar kaldı ne de eski ustalık anlayışı!Asansörcülük artık mühendislik işi. Otomasyon sistemleri dünyada hâkim durumda. Teknolojiye uyum sağlamak zorundayız. Seri üretim dönemine geçtik. Günümüzde, bir parçanın üretimi sıfır hata ile makineler sayesinde yapılıyor. Teknik eleman yetiştirmeye özen göstermeliyiz. Artık usta el becerisi ile teknoloji üretilmiyor.”

“USTALIK İŞİNE GEREK KALMAYACAK’’

Önümüzdeki yıllarda sektörde ustalık işine ihtiyaç kalmayacağının altını çizen Başkan Atik, öğrencilere akıllı sistemlerin ve mekanizmanın mantığının anlatılması gerektiğini, bunun da ancak meslek liselerinde asansör sistemleri dalında verilen eğitimle mümkün olduğunu söyledi. 

“SEKTÖR ANCAK BİLİMSEL ÇALIŞMA İLE İLERLER”

Asansör mesleğinin yalnızca bilimsel çalışmalarla ilerleyeceğini vurgulayan Atik, 2050 yılına dair öngörülerini de paylaştı. Atik, “2050 yılından sonra 100 katlı binalarda asansörler bina dışından hizmet verecek. Bir binada en az beş tane asansör olacak. Bina sakini kayıtlı olduğu daireye tahsil edilmiş kartını okutacak, asansör bu kişilere tanımlı olan dairenin bulunduğu kata taşıyacak. Teknoloji her şeyin sahibi olacak. Talebe göre gelişim devam edecek, bir dönemlerin gözdesi ustalık yarın tarih olacak. Teknolojiye ayak uyduracağız” dedi. 

“İSTEDİĞİNİZ KADAR KARŞI DURUN, BAŞARAMAZSINIZ”

Atik, geçmiş dönemlerde asansör montajında 3-4 kişinin görevli olduğunu hatırlattı ve günümüzde aynı işin 2 kişi tarafından yapılabildiğine dikkati çekti. Atik, ‘’Dünya yeniden şekilleniyor. Siz istediğiniz kadar karşı durun, başaramazsınız. Uyum sağlamak zorundasınız” dedi. 

Öğrencilerle sektörel deneyimlerini paylaşan Atik, eğitimin önemine işaret etti; “Meslek lisesindeki eğitiminizden vazgeçmeyin. Temel bilgiyi almaktan kaçınmayın. Okul hayatı ömrünüzün çok az bir bölümü. Kalan zamanlarınızı mesai için harcayacaksınız. Burada sunulan eğitim imkânını iyi değerlendirin. Kısa yoldan piyasaya atılmanın size faydası olmayacak. Kendinizi yetiştirmeye fırsat verin” dedi.  

TAMER DOĞAN: “MADDİ İMKÂNSIZLIKLAR, SÜRECİ OLUMSUZ ETKİLEDİ”

Akademi öğretmenlerinden Tamer Doğan, 3308 Sayılı Meslek Kanunu’nda yapılan değişiklikleri hatırlattı. Doğan, “Biz öğrencilerimizi eğitimli teknik eleman olarak sahaya göndermek istiyoruz. Ancak tüm önerilerimize rağmen, öğrencilerimizin bir kısmı çıraklık eğitimine kaydı. Gelinen noktada çocukların ailevi ve maddi imkânsızlıkları da bu süreci olumsuz etkiledi. Dolayısıyla çocuklara, okula gelmek yerine işe gitmek cazip geliyor” diye konuştu. 

Doğan, mesleki eğitim merkezlerinde öğrencilerin aldığı ücretin, asgari ücretin üçte biri olan aylığın devlet tarafından ödenmesi ve son sınıftaki kalfaların asgari ücretin yarısı kadar ücret alabilmesinin önünün açılmasıyla birlikte yaşanan değişim için de konuştu. Doğan, “Bu gelişmeler elbette öğrenciler için güzel bir teşvik oldu. Bu geçişlere talep var, ancak işletmelerden çıraklık için usta öğretici belgesi isteniyor. Bu sektör mühendislikle yürüyen bir sektör. Pek çok yerin bu belgeye sahip olamaması sebebiyle öğrencilerimizi gönderemediğimiz firmalar oluyor. Ön lisans veya lisans diplomasına sahip olanlarda bu belge aranmamalı” dedi.